Türkiye deniz balıkçılığında kota uygulamaları
Künye
Ünal, Abdülkadir. Türkiye deniz balıkçılığında kota uygulamaları. Yayınlanmamış yüksek lisans tezi. Balıkesir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2021.Özet
2003 yılında ICCAT üyeliği ile birlikte Türkiye’de ilk kez tek bir tür üzerinden avcılık kotası uygulanmaya başlamıştır. Söz konusu sistem gerek ilgili ülkelerdeki balıkçılık faaliyetleri için politika uygulayıcılara gerekse balıkçılara bazı yükümlülükler vermektedir. Her yıl farklı sebeplerle değişebilen mevcut kota uygulamasında tür belirlemesinde öncelik ekonomik değere sahip ve nesli tehlike altında olan türlere uygulanmaktadır. Bu çalışmada uluslararası uygulanan ve Türkiye’nin ilk kota uygulaması olan mavi
yüzgeçli orkinos türü için 2006-2021 yılı verilen kota miktarları ve üyeliğin vermiş olduğu yükümlülük gereği geri bildirim miktarları incelenmiştir. Ayrıca ulusal boyutta farklı zaman aralıklarında uygulanmış ve uygulanmakta olan beyaz kum midyesi, hamsi ve deniz patlıcanı türleri içinde kota uygulama süreçleri incelenmiştir. Çalışma sonucunda ulusal ve uluslararası bilimsel çalışmalar başta olmak üzere yasal
düzenlemelerin ve denetim mekanizmasının yetersiz kaldığı ayrıca mevcut uygulamada ekosistem temelli stok tespiti çalışmaları yapılmadan devam edilmesinin kısa vadede ağır sonuçlara sebep olacağı değerlendirilmiştir. In Turkey, a quota for a single species started to be applied for the first time after the ICCAT membership in 2003. The system gives some responsibilities to both fishermen and policy makers for fishing activities. The current quota amount may change each year. For the species on which the quota will be applied, its economic value and the endangerment of the extinction are taken into consideration. In this study, the period between 2006-2021 for the bluefin tuna species, which was the first quota application in Turkey, was examined. In addition, quota implementation processes for white mussel, anchovy and sea eggplant species were examined at the national level. As a result of the study, it was determined that legal regulations, especially national and international scientific studies, and the control mechanism were insufficient. In addition, it has been evaluated that if ecosystem-based studies are carried out in the current system, it will cause severe consequences in a short time.