Mesleki eğilimin toplumsal hiyerarşisi: Kültürel sermaye ve simgesel şiddet ekseninde mesleki tasnif
Künye
Tatar, Levent. Mesleki eğilimin toplumsal hiyerarşisi: Kültürel sermaye ve simgesel şiddet ekseninde mesleki tasnif . Yayınlanmamış yüksek lisans tezi. Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018.Özet
Bu çalışma,hali hazırda Türkiye’deki meslek seçimi ve kariyer gelişim süreçlerine hakim ‘tözcü’ teorilerin süreci eksik ve hatalı bir şekilde kavradıklarına odaklanarak, ülkemizdeki mesleki danışmanlık sürecindeki eksiklikleriPierre Bourdieu tarafından ilişkisel bakış ekseninde geliştirilen “kültürel sermaye” ve “simgesel şiddet” kavramlarıyla yeniden düşünmeyi amaç edinmiştir. Araştırmada yöntem olarak nicel ve nitel araştırma yöntemlerinin ikisinin de birleştirildiği karma yöntem kullanılmış olup, bu kapsamda Urla’da bulunan dört farklı ortaöğretim kurumunda örgün eğitimlerine devam eden toplamda 296 öğrenciye anket uygulanmış, 19 öğrenciyle derinlemesine mülakat ve odak grup görüşmeleri gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, araştırmada kullanılmak amacıyla, verilerin toplanması aşamasında fenomenolojik gözlemlerden elde edilen verilerden de faydalanılmıştır.Elde edilen veriler SPSS 20.0 yardımıyla frekans, çaprazlama, anova ve korelasyon tabloları yardımıyla analiz edilmiş, bilgiler mülakat ve fenomenolojik gözlemlerle elde edilen bilgilerle desteklenmiştir. Sahadan elde edilen veriler ışığında kültürel sermeye ve simgesel şiddet kavramlarının meslek seçim ve kariyer gelişim sürecinde etkili oldukları anlaşılmış, kültürel sermaye düzeyi ile simgesel şiddet miktarı arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğu saptanmıştır. Ayrıca meslek seçim aşamasında olan bireyler arasında mesleki hiyerarşiye dair ortak kanılar ve okullar bazında eğitimde fırsat eşitliği iv açısındananlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Mesleki alanda kültürel sermaye ve simgesel şiddet ekseninde mesleki tasnifin dolaşımda olduğu saptanmıştır. Çalışmada, farklılıkların toplumsal yeniden üretim esnasında işlevsel oldukları, meslek seçimi ve kariyer gelişim süreçlerinin ilişkisel bir bakışla yeniden kavranması gerektiği, kültürel sermaye ve simgesel şiddet kavramlarının sürecin daha sağlıklı ilerlemesi açısından operasyonel kavramlar olduğu, fırsat eşitliği bağlamında eğitim sisteminin üzerine yeniden düşünülmesi gerektiğini ileri sürmektedir. This study; focuseson the fact that substance theories, which dominate the current choice of profession and career development process in Turkey, have a deficient and mistaken point of view, and so purposes to rethink the deficiency of vocational guidance process in our country bu using the notions “cultural capital”and “symbolic violence” which were propound by Pierre Bourdieu within the relational perspective. As a method of research; by applying aquestionnaire to 296 students and making in-depth interviews and focus group discussionsto 19 students whoare on-going their education from four different secondary schools in Urla, the combined method is used, combining quantitative and qualitative research techniques. Apart from that, the information gathered by phenomenological observation is also given place. Using SPSS 20.0, the gathered data is analysed with frequency, cross, anova and correlation tables, aresupported with the interviews and phenomenological observations. In the light of information gathered in the field, it is understood that; the iv notions "cultural capital" and "symbolic violence" are effective in vocational choice and carrier development, there is a negative-directed relation between cultural capital competence and the level of symbolic violence. It's confirmed that between the individuals in the stage of choice of profession, have similar impressures about the vocational hyerarchy and valid differencies about inequality of opportunity in the basis of schools, exists. It is proved that vocational dissection has a circulation in the framework of cultural capital and symbolic violence. In the study it is also proved that the differencies are functional about social reproduction; the process' of vocational choices and carrier development should be recomprehended; the cultural capital and symbolic violence are operational notions for the progressto be healthier, and the education system must be rethinked in the basis of inequality of opportunities.