Determination of malondialdehyde, nitric oxide, reduced glutathione, sialic acid and ceruloplasmin levels in sheep liver tissue with hydatic cyst

Abstract

Cystic echinococcosis is a prevalent helminth-zoonosis that poses a significant threat to human and animal health worldwide. Although it typically shows an asymptomatic clinical course, it has been reported to cause many damages and biochemical changes in tissues and organism. The aim of this study was to investigate the concentrations of nitric oxide (NO), reduced glutathione (GSH), malondialdehyde (MDA), ceruloplasmin (Cp), and total sialic acid (TSA) in sheep liver tissue affected by cystic echinococcosis. The study was carried out on sheep between 4-5 years of age brought to the slaughterhouse in the Igdir territory. The livers were examined post-mortem for cystic echinococcosis and cystic structures. Sheep liver tissues that tested positive for protoscolex were designated as the ‘infected group’, while healthy sheep liver tissues without lesions were assigned to the ‘control group’. The results showed significantly higher levels of NO, MDA, Cp and TSA in the infected group compared to the control group (p<0.05), while GSH levels were significantly lower (p<0.05). These findings indicate that cystic echinococcosis in sheep is closely associated with mechanisms of inflammation, oxidative stress, and tissue damage. Moreover, our study provides insights into the oxidative response of cystic echinococcosis in liver tissue and enhances our understanding of the disease’s pathogenesis.

Kistik ekinokokkoz, dünya çapında insan ve hayvan sağlığına ciddi bir tehdit oluşturan yaygın bir helmint-zoonozdur. Genellikle semptomsuz bir klinik seyir göstermesine rağmen, birçok doku ve organizmada hasara ve biyokimyasal değişikliklere neden olduğu bildirilmiştir. Bu çalışmanın amacı, kistik ekinokokkoz etkisi altındaki koyun karaciğer dokusunda nitrik oksit (NO), indirgenmiş glutatyon (GSH), malondialdehit (MDA), seruloplazmin (Cp) ve toplam sialik asit (TSA) konsantrasyonlarını araştırmaktı. Çalışma, Iğdır bölgesinde kesimhaneye getirilen 4-5 yaş arası koyunlar üzerinde gerçekleştirildi. Karaciğerler, ölümden sonra kistik ekinokokkoz ve kistik yapılar için incelendi. Protoskol eksisi pozitif çıkan koyun karaciğer dokuları "enfekte grubu" olarak adlandırıldı, lezyon olmayan sağlıklı koyun karaciğer dokuları ise "kontrol grubu" olarak atanmıştır. Sonuçlar, enfekte grubun NO, MDA, Cp ve TSA seviyelerinin kontrol grubuna göre önemli ölçüde yüksek olduğunu gösterdi (p<0.05), buna karşın GSH seviyelerinin önemli ölçüde düşük olduğunu ortaya koydu (p<0.05). Bu bulgular, kistik ekinokokkozun koyunlarda iltihaplanma, oksidatif stres ve doku hasarı mekanizmalarıyla yakından ilişkili olduğunu göstermektedir. Ayrıca, çalışmamız kistik ekinokokkozun karaciğer dokusundaki oksidatif yanıtını anlamamıza ve hastalığın patogenezi hakkındaki anlayışımızı artırmamıza yardımcı olmaktadır.