Neovasküler glokom olgularında pars plana vitrektominin prognoza etkisi: Geriye dönük klinik çalışma
View/ Open
Access
info:eu-repo/semantics/openAccesshttp://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/3.0/us/Date
2022Metadata
Show full item recordAbstract
Amaç: Neovasküler glokom olgularında pars plana vitrektominin görsel sonuçlara etkisini değerlendirmek.
Gereç ve Yöntem: Geriye dönük tasarımlı bu çalışmada neovasküler glokom tanısı alan ve en az 6 aylık düzenli takibi olan 13 olgunun
(11 erkek, 2 kadın) 17 gözü incelendi. Hastaların başlangıç, tedavi sonrası birinci ay, üçüncü ay ve son kontrollerinde yapılan en iyi dü zeltilmiş görme keskinliği, yarıklı-lamba biyomikroskopik muayenesi, göz içi basıncı ve ayrıntılı fundoskopik muayenesini içeren veriler
ile uygulanan tedaviler kaydedildi. On yedi gözün beşinde lazer fotokoagülasyonun bir kadrandan fazla bölgeye yapılamaması nedeni
ile başlangıçtan itibaren bir ay içinde pars plana vitrektomi uygulanarak eş zamanlı lazer fotokoagülasyonu tamamlandı. Tedavinin ilk
bir aylık sürecinde lazer fotokoagülasyonunun etkili yapılabilmesi amacı ile pars plana vitrektomi yapılan beş göz Grup 1, takip süresi
boyunca pars plana vitrektomi yapılmayan 12 göz ise Grup 2 olarak ayrıldı. İki grup arasında son muayenedeki en iyi düzeltilmiş gör me keskinliği, göz içi basıncı ve glokom cerrahisi gerekliliği açısından karşılaştırma yapıldı.
Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 61,1±15,2 (34-84) yıl idi. Neovasküler glokom tanılı gözlerde etyoloji 17 gözün 11’inde (%64,7) di ya betik retinopati, beşinde (%35,3) ise santral retinal ven tıkanıklığı idi. Ortalama takip süresi 13,3±2,1 (7-17) ay idi. İki grup arasında
yaş, cinsiyet, neovasküler glokom etyolojisi, başlangıç en iyi düzeltilmiş görme keskinliği, ortalama göz içi basıncı değeri, takip süresi ve
uygulanan intravitreal bevasizumab enjeksiyonu sayısı açısından fark yoktu. Birinci, üçüncü ay ve son muayenede en iyi düzeltilmiş gör me keskinliği, Grup 2’de Grup 1’e göre anlamlı derecede daha iyiydi (Grup 1 ve 2’de en iyi düzeltilmiş görme keskinliği birinci ayda:
0,026±0,041 ve 0,221±0,321 (p<0,01), üçüncü ayda: 0,070±0,096 ve 0,210±0,269 (p=0,003), son muayenede 0,002±0,004 ve 0,310 ±
0,394 (p<0,001) idi. Son muayenedeki en iyi düzeltilmiş görme keskinliği, pars plana vitrektomi uygulanan 5 gözün 1’inde (%20) el ha reketi ve üzerinde iken, pars plana vitrektomi uygulanmayan 12 gözün 7’sinde (%58,3) el hareketi ve daha iyi düzeyde idi (p=0,012).
Sonuç: Retinanın iskemik hastalıkları nedeni ile oluşan neovasküler glokom olgularında özellikle lazer fotokoagülasyonunun tamamla nabilmesi amacı ile pars plana vitrektomi yapılması zorunlu ise cerrahi sonrası dönemde fayda sağlanıp sağlanmayacağı dikkatle irde lenerek cerrahi kararı alınmalıdır. Objective: To evaluate the effect of pars plana vitrectomy on visual prognosis in neovascular glaucoma cases.
Material and Method: In this retrospective study, 17 eyes of 13 neovascular glaucoma patients were included (11 male, 2 female). The
best-corrected visual acuity, slit-lamp biomicroscopic findings, intraocular pressure, detailed fundus examination, and the treatments at
the initial visit, first-month, third-month, and final visit were recorded. Laser phtocoagulation was completed in five of 17 eyes through
plana vitrectomy within first-month from the beginning since the laser photocoagulation could not be applied to more than one quad rant. The five eyes treated with plana vitrectomy for effective laser photocoagulation were divided into Group 1, while 12 eyes without
plana vitrectomy during the follow-up period were divided into Group 2. The final best-corrected visual acuity, intraocular pressure, the
necessity of glaucoma surgery was compared between groups.
Results: The mean age of patients were 61.1±15.2 (34-84) years. The etiology of neovascular glaucoma was diabetic retinopathy in 11
eyes (64.7%), and central retinal vein occlusion in five eyes (%35.3). There was no difference in age, sex, the etiology of neovascular
glaucoma, the initial best-corrected visual acuity, the mean intraocular pressure, the mean follow-up duration, and the number of in travitreal bevacizumab injections between groups. In Group 2, the best-corrected visual acuity at first-month, third-month, and final visit
were significantly better than Group 1 (Group 1 and 2: best-corrected visual acuity 0.026±0.041 and 0.221±0.321 at 1st-month (p<0.01),
0.070±0.096 and 0.210±0.269 at 3rd-month (p=0.003), and 0.002±0.004 and 0.310±0.394 at last visit (p<0.001). The best-corrected vi sual acuity was equal or better than hand motions in one of five eyes (20%) with plana vitrectomy while 7 of 12 eyes (58.3%) without
plana vitrectomy in last visit (p=0.012). Conclusion: If plana vitrectomy is mandatory in neovascular glaucoma, ensuring systemic regulation and removing possible conditions
that may lead to ocular hypoperfusion will be effective in preventing possible retinal nerve fiber damage and vision loss.
Source
MN OftalmolojiVolume
29Issue
4Collections
The following license files are associated with this item: