Gelişmiş Arama

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.authorŞahin, Azad Gazi
dc.contributor.authorSayan, İsmail
dc.contributor.authorAlçı, Erman
dc.date.accessioned2024-12-06T09:48:56Z
dc.date.available2024-12-06T09:48:56Z
dc.date.issued2024en_US
dc.identifier.urihttps://doi.org/10.5798/dicletip.1501282
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12462/15474
dc.description.abstractIntroduction: Anal fissure, characterized by a painful ulcer in the anal canal, presents a significant medical challenge. While surgical approaches like lateral internal sphincterotomy (LIS) have been the gold standard for chronic anal fissures, they come with potential complications such as incontinence and abscess formation. In contrast, medical treatments, including topical glyceryl trinitrate and diltiazem, have emerged as alternatives, offering non-invasive options with potentially fewer complications. Method: In this retrospective study, we evaluated 136 patients treated for chronic anal fissures between June 2019 and December 2022 at Balikesir University Hospital, comparing surgical and medical interventions. The study encompassed demographic analysis, treatment modalities, complete recovery, recurrence rates, and side effects/complications. Statistical analyses, including logistic regression, were performed to assess the efficacy and risks associated with different treatments. Results: Our findings indicated a higher rate of complete recovery with surgical treatment (86.1%) compared to medical treatments (glyceryl trinitrate: 64.8%, diltiazem: 69.6%). However, no significant difference was observed in recurrence rates between treatment groups. Surgical intervention exhibited a higher incidence of complications such as incontinence and abscess formation, while medical treatments were associated with side effects like headache and gastrointestinal disturbances. Notably, diltiazem therapy showed outcomes comparable to other modalities, indicating its potential as an effective and safer alternative. Conclusion: Despite the favorable outcomes of surgical treatment, considerations of potential complications underscore the importance of tailored approaches. Prospective, randomized controlled trials with larger cohorts are warranted to further elucidate the efficacy and safety profiles of medical treatments in chronic anal fissures, facilitating informed decision-making in clinical practice.en_US
dc.description.abstractGiriş: Anal fissür, anüs kanalında ağrılı bir ülserle karakterize edilen önemli bir tıbbi sorunu temsil etmektedir. Lateral internal sfinkterotomi (LIS) gibi cerrahi yaklaşımlar, kronik anal fissürler için altın standart olmuş olsa da, gaz veya dışkı kaçırma gibi potansiyel komplikasyonlarla ilişkilidir. Buna karşın, topikal gliseril trinitrat ve diltiazem gibi tıbbi tedaviler, daha az invaziv seçenekler sunarak potansiyel olarak daha az komplikasyona sahip alternatifler olarak ortaya çıkmıştır. Yöntemler: Bu retrospektif çalışmada, Haziran 2019 ile Aralık 2022 tarihleri arasında Balıkesir Üniversitesi Hastanesi'nde kronik anal fissür tedavisi gören 136 hasta değerlendirilmiş, cerrahi ve tıbbi müdahaleler karşılaştırılmıştır. Çalışma demografik analiz, tedavi yöntemleri, tam iyileşme, nüks oranları ve yan etkiler/komplikasyonları içermiştir. Lojistik regresyon da dahil olmak üzere istatistiksel analizler, farklı tedavilerin etkililiğini ve ilişkili riskleri değerlendirmek için yapılmıştır. Bulgular: Bulgularımız, cerrahi tedavi ile (%86,1) tıbbi tedaviler (gliseril trinitrat: %64,8, diltiazem: %69,6) karşılaştırıldığında, tam iyileşme oranının daha yüksek olduğunu göstermiştir. Ancak, tedavi grupları arasında nüks oranlarında anlamlı farklılık gözlenmemiştir. Cerrahi müdahalenin gaz veya dışkı kaçırma gibi komplikasyonların daha yüksek bir insidansı ile ilişkili olduğu, tıbbi tedavilerin ise baş ağrısı ve gastrointestinal rahatsızlıklar gibi yan etkilerle ilişkilendirildiği belirlenmiştir. Özellikle diltiazem tedavisi, diğer modalitelerle karşılaştırılabilir sonuçlar göstermiş ve etkili ve daha güvenli bir alternatif olarak potansiyelini ortaya koymuştur. Sonuç: Cerrahi tedavinin olumlu sonuçlarına rağmen, potansiyel komplikasyonların değerlendirilmesi, kişiselleştirilmiş yaklaşımların önemini vurgulamaktadır. Kronik anal fissürlerde tıbbi tedavilerin etkililiği ve güvenlik profillerinin daha iyi anlaşılmasını sağlamak için daha geniş çaplı prospektif, randomize kontrollü çalışmaların yapılması gerekmektedir, bu da klinik uygulamada bilinçli karar verme sürecini kolaylaştıracaktır.en_US
dc.language.isoengen_US
dc.publisherHakkı Murat Bilginen_US
dc.relation.isversionof10.5798/dicletip.1501282en_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectLateral Internal Sphincterotomyen_US
dc.subjectFissure In Anoen_US
dc.subjectNitroglycerinen_US
dc.subjectDiltiazemen_US
dc.subjectLateral İnternal Sfinkterotomien_US
dc.subjectAnal Fissüren_US
dc.subjectNitrogliserinen_US
dc.titleCan topical applicatıons be an alternative to surgery in the treatment of chronic anal fissures?en_US
dc.title.alternativeKronik anal fissür tedavisinde topikal uygulamalar cerrahiye bir alternatif olabilir mi?en_US
dc.typearticleen_US
dc.relation.journalDicle Tıp Dergisien_US
dc.contributor.departmentTıp Fakültesien_US
dc.contributor.authorID0000-0002-2011-4967en_US
dc.identifier.volume51en_US
dc.identifier.issue2en_US
dc.identifier.startpage215en_US
dc.identifier.endpage221en_US
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanıen_US


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster